MODERN SİLAH SANAYİ TESİSLERİ ve MODERNİZASYONU

MODERN SİLAH SANAYİ



 MODERN SİLAH SANAYİ TESİSLERİ ve MODERNİZASYONU



Tayyârecilik muâmelâtıyla iştigâl etmek üzere yirmi bin

lira sermâye ile ve doksan dokuz sene müddetle İş Bankası

Müdîr‑i Umûmîsi İzmir Meb‘ûsu Mahmud Celal Bey ve

rüfekâsı tarafınca teşkîline girişim olunan "Tayyârecilik

Tedkîkât Türk Anonim Şirketi" Nizâmnâme‑i Dâhilî

Lâyihası'nın bi't‑tedkîk muvâfık olduğu ve te’mînât‑ı

lâzımeyi hâiz bulunduğu ve sermâyenin tamâmı ta‘ahhüd

edilmiş olduğu cihetle tasdîki Ticâret Vekâlet‑i Celîlesinin 7

Kânûn‑ı Evvel sene [1]340 târîh ve Ticâret Müdîriyeti

7950/5480 numaralı tezkiresiyle vâki‘ teklîfi üstüne İcrâ

Vekîlleri Hey’etinin 7/12/[1]340 târîhli ictimâında kabûl

olunmuşdur.


İş Bankası Genel Müdürü ve İzmir Milletvekili Mahmud Celal Bey ve arkadaşlarının yirmi bin

lira kapital ile kurmuş oldukları "Tayyarecilik Tedkikat Türk Anonim Şirketi"ne ilişik iç tüzük tasarısının

müsait bulunduğuna dair İcra Vekilleri Heyeti kararnamesi.


MODERN SİLAH SANAYİ TESİSLERİ ve MODERNİZASYONU



Tayyâre Cem‘iyeti tarafından Vecihî Bey'e i‘tâsı taleb

olunan tayyârenin Kuvâ‑yı Havâiye elinde mevcûd

motor ve tayyâre malzemesinden bi'l‑istifâde fabrika

ustalarına i‘mâl etdirilmiş olmasına ve malzemenin devlet

mâlı olmasına mebnî Türk Tayyâre Cem‘iyeti'ne i‘tâsı

mümkin görülmemekdedir. Bu bâbda Erkân‑ı Harbiye‑i

Umûmiye Riyâset‑i Celîlesiyle görüşülerek mutâbık kalındığını

ve keyfiyyetin Tayyâre Cem‘iyeti Riyâsetiyle de

görüşüldüğünü arz eylerim efendim.

Müdâfa‘a‑i Milliye Vekîli

(İmza)


Başvekâlet, 4/1922

Vecihî Bey'in daha ilkin Hava Kuvvetleri Müfettişliği bünyesinde çalışırken sırf kendi gayretiyle

yapmış olduğu ve hangarda atıl bir şekilde duran tayyarenin kendilerine verilmesi isteğiyle Türk Tayyare

Cemiyeti tarafından yapılan müracaat üzerine, söz mevzusu uçağın Hava Kuvvetlerindeki motor

ve malzemelerden istifade edilerek yapılması hasebiyle devlet malı hüviyeti taşımasından

ötürü ismi geçen cemiyete teslim edilemeyeceğine dair Müdâfa‘a-i Milliye Vekâleti tarafından

Başvekâlete gönderilen yazı.




EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Topçular Kâtibi Mustafa Çelebi'[ye] verildi. Fî 28 Receb.

Yeniçeri Ağasına Hüküm ki:

* Defterdeki en yakın antet tarih (20 Şaban 979), fermanı götürecek kişiye verildiği tarihten 22 gün sonrasına ilişik olduğu için, belge tarihi olarak

fermanın veriliş zamanı (28 Receb 979) esas alınmıştır.

Hâlâ Topçubaşı Dergâh‑ı Muallâma mektûb gönderip;

"Tophânede istihdâm için çömez oğlanlarından lâzım olduğun"

bildirmeğin Türk üstünde olan çömez oğlanlarından yüz

nefer çömez oğlanı verilmesin emredip buyurdum ki:

Vusûl buldukda bî‑tevakkuf Türk üzerinde olan

çömez oğlanlarından sagîr olmayıp Tophâne hidmetine

kâdir ke[b]îr ve yetişmiş iri oğlanlardan yüz nefer oğlan

intihâb edip teslîm edesin ki Tophânede istihdâm oluna

ve topçulara ve nişân komak için bir ta‘lîmhâne lâzım

imiş. Şehremî'nin getirdip husûs‑ı mezbûru müşâvere

edip dahi vech ü münâsib görülen mahalde mezbûrlar için

bir ta‘lîmhâne binâ etdirip Topçubaşı'na tenbîh eyleyesin

ki topçulara nişâna atmağı ta‘lîm ve tergîb edip ol bâbda

ihmâl ü müsâhele eylemeye. Bu husûslar mühimmâtdandır;

tedârükünde dakîka fevt etmeyesin.

Yeniçeri Ağası'na; Tophane hizmetlerinde istihdam edilmek suretiyle Türk üzerinde olan iri ve

yetişmiş yüz nefer çömez oğlanı seçip vermesine ve topçuların nişan alma ve atış eğitimi için

Şehreminine bir talimhane binası inşa ettirip; "dikkatsizlik etmeyip topçuların bu eğitimi almalarını

sağlaması" hususunda Topçubaşı'na da tembihte bulunmasına dair yazılan hüküm.



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Yapılsın.

Şevketli, Kerâmetli, Mehâbetli, Kudretli Velîni‘metim Efendim Pâdişâhım

* Tarih tahminîdir. Osmanlı Arşivi otomasyon sisteminden alınmıştır.

Hasköy Kışlasında vâki‘ hendesehâne dıyyık olduğuna

binâen iktizâsına göre tevsî‘i bâbında onur‑bahş‑i sudûr

olan mübârek hatt‑ı hümâyûnları mûcebince mahall‑i

mezkûrun iktizâsına nazaran tevsî‘i için münâsib vechile

resmi tanzîm ve takrîrleriyle takdîm olunması bâ‑fermân‑ı

âlî Îrâd‑ı Cedîd Defterdârı Mustafa Reşid Efendi kullarıyla

Humbaracılar Nâzırı Mustafa Beyefendi bendelerine

havâle olundukda Mühendishâne Hocası Abdurrahman

Efendi ile bi'l‑müzâkere Mühendishâne'nin tevsî‘i mümkin

olmadığından nâzır hâne havlusundan Cebehâne'ye

karîb iki bin beş yüz zirâ‘ arsa‑i hâliye olup muâyene

ve mahall‑i mezkûra müceddeden Hendesehâne binâsı

münâsib görülmüş olmakdan nâşî iktizâ eden resmini

tersîm ve efendi‑i mûmâ‑ileyhimâ bir kıt‘a takrîrleriyle

takdîm etmeleriyle manzûr‑ı şâhâneleri buyurulmak için

resm‑i mezbûr ile takrîr‑i mezkûr takdîm‑i hâk‑i pâ‑yı

mülûkâneleri kılındığı ve Hendesehâne‑i mezkûr ebniyesi

dahi tahmînen on beş bin guruş masârif ile vücûda

gelebileceği ma‘lûm‑ı hümâyûnları buyuruldukda resm‑i

mezkûr üzere mahall‑i mezkûra müceddeden Hendesehâne

inşâsı muvâfık‑ı re’y ve rızâ‑yı şâhâneleri ise fermân

şevketli, kerâmetli, mehâbetli, kudretli velîni‘metim

efendim Pâdişâhım hazretlerinindir.

Hasköy Kışlasında bulunan Hendesehane yerinin darlığı ve genişletilmesinin zor olmasından

ötürü yeni bir Hendesehane binası yapılmasına izin verildiğine dair hatt-ı hümâyun.

9 Eylül 1790*



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Âsitâne‑i Sa‘âdet'de bir Mühendishâne îcâd olunmasına

dâir mühendisin takdîm eylediği takrîri rikâb‑ı hümâyûna

arz olundukda; "Bu pek güzel şeydir, Reîs Efendi Reşid Mustafa

Efendi ve Râtib Efendi ile söyleşsin. Bunu yapdırmak lâzımdır.

Sa‘dâbâd'a olması imkansız." deyü hatt‑ı hümâyûn‑ı şevket‑makrûn

onur‑yâfte‑i sudûr olduğuna binâen mûmâ‑ileyhim kulları

cem‘ ve mâdde‑i merkûmeyi müzâkere eylediklerinde

fî‑nefsi'l‑emr ba‘zı husûsda istihdâm için etrâfdan mühendis

celb olunmakdan ise Devlet‑i Aliyye'de bir Mühendishâne

ve derûnunda Tab‘hâne tertîbiyle mühendis yetişdirip

iktizâ eden hidemâtda istihdâm olunmak her vechile

müstasveb olduğu ve işbu Mühendishâne mesâfe‑i baîdede

kısaca Kâğıdhâne'de olur ise âmed‑şüd edecek şâkirdânın

masârif‑i kesîreye ve ta‘b u meşakkate mübtelâ olmalarına

ve bu vechile fütûr ârız olup terketmelerine sebeb

olup Deraliyye'nin bir münâsib mahallinde inşâ olunur ise

hem şâkirdâna mûcib‑i suhûlet ve hem heveskârın ziyâde

olmasına bâis olacağı ve Mühendishâne inşâsında sagîr

odalar dahi inşâ olunup şâkirdândan beytûtete tâlib olanlar

sagîr odalarda beytûtet etmeleri ve sâirleri akrabâ ve

müte‘allikâtları hânelerine gidip cuma ile pazardan mâ‘adâ

beher yevm seherî gelmeleri ve Mühendishâne'nin hîn‑i

inşâ ve tekmîlinde nâzır ve sâir müdîrler ta‘yîn olunur.

Ancak Mühendishâne inşâsına irâde‑i aliyye ta‘alluk eder

ise şimdiden ba‘zı kitabların tercemesine Rum tâifesinden

lisân‑âşinâ ba‘zı kimesneler ta‘yîn ve emr‑i binâ hitâmına

dek ba‘zı lüzûmlu kitâblar terceme ve tab‘ olunmak iktizâ

edeceği ve fenn‑i hesâb ve hendesenin amelî ve ilmîsinde

ve inşâ‑i kal‘a ve i‘mâl‑i sefâyin ve fünûn‑ı harbiyye ve sâir

fünûnda mâhir üstâdların dahi celbine şimdiden mübâşeret

olunmak lâzım geleceği ve bu mâddeler usûl olunup

Mühendishâne ve Tab‘hâne ikisi bir mahalde inşâ buyurulup

mühendisin lâyihasında tafsîl ü beyân olunduğu suretiyle

rüesâ ve üstâdlar ve şâkirdân tertîb olundukdan sonrasında iktizâsına

bakılırsa ba‘zı mâddeler ve nizâmlar ihtirâ‘ olunarak

ol vakit fürûâtına râbıta verilmek münâsib idüği dermiyân

olunduğu ma‘lûm‑ı âlîleri buyuruldukda ne vechile irâde‑i

aliyyeleri ta‘alluk eder ise emr ü fermân devletli, sa‘âdetli

sultânım hazretlerinindir.

BOA, HAT, 196/9783‑B

İstanbul'un uygun bir yerinde içerisinde basımhanesi de bulunan bir Mühendishane inşası, talebeler

için lüzumlu olan kitapların tercümesi için bazı şahısların görevlendirilmesi, hesap ve

hendese, kale inşası, gemi imal ve cenk ilimlerinde mahir hocaların getirtilmesi teklifi ile inşa

olunacağı yerin ayrıntılarına dair Padişah'a sunulan takrir ve telhisler ile Fünûn‑ı Harbiye Talimhanesi

layihası.



OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

Fünûn‑ı Harbiyye Ta‘lîmhânesi'ne dâir tertib olunan lâyihanın tercemesidir. Fî 25 Ş. Sene [1]208.

1 "İnsanlar hükümdarlarının dinindendir." anlamında kelam‑ı kibar.

Devlet‑i Aliyye‑i ebediyyü'd‑devâmda cünûd ve asâkirin

tertîb ve ta‘lîmi ne derecede mevâdd‑ı vâcibetü'l‑i‘tinâdan

idüği âyîne‑i ilhâm‑ı rabbânî olan zamîr‑i mekârim‑semîr‑i

hazret‑i evliyâ‑yı niamîde müncelî ve rûşen

olmağla bu bâbda ıtnâb ve tafsîl hâsılı tahsîl kabîlinden

olarak bu mahalde sadece işbu emr‑i ehemmin vücûda getirilmesi

için istihzârı lâzım gelen vesâil ve esbâb alâ‑tarîkı'l‑ihtisâr

bast ve tezkâra mübâderet kılınır.

Esbâb‑ı mezkûre iki mâddeden ibâretdir ki biri Avrupa

cânibinden şimdilik kadr‑i kifâye oficyal celbi ve ikincisi

fünûn‑ı harbiyyeye mahsûs bir ta‘lîmhâne tertîbidir.

Devlet‑i Aliyye'nin berren ve bahren tezâyüd‑i kuvvetine

vesîle olacak hâlâtın îkâına bezl‑i makderet eylemeleri için

istihdâm olunacak oficyallerden başka fünûn‑ı harbiyyenin

ilmî ve amelîsini ifâde ve ta‘lîm zımnında dahi kadr‑i

kifâye muallimler celb olunmak lâzımeden idüği bî‑iştibâh

olup el‑hâletü hâzihî mâ nahnü fîh'imiz ta‘lîm mâddesi olmağla

yalnız buna dâir serd‑i kelâma ibtidâr olunmak iktizâ

eder.

Hîn‑i muhârebede kuvvet ve miknet kesret‑i asâkire

mevkûf olmayıp fen ve san‘at ve nizâm suretiyle hareket

olunduğu hâlde ceng ü cidâle suhûlet derkâr ve âsâr‑ı gâlibiyet

nümûdâr olmağla ulûm‑ı riyâziyyenin usûlüne ri‘âyet

fevâid‑i adîdeyi müstelzim olageldiği ve'l‑hâsıl bir devletin

akdem‑i esbâb‑ı kuvveti fünûn‑ı mezkûrenin ta‘allümünden

ibâret idiği tecrübekârân‑ı ahvâl‑i âlem indlerinde

müsellem ve el‑hâletü hâzihî Avrupa vatanlarında bu

makûle ta‘lîmhânelerin nizâmları gâyet mertebede mültezem

olmağla me’kûlât ve melbûsât ve sâir maûnetleri devletleri

tarafından verilmek suretiyle üçer ve dörder ve beşer

yüz talebeye mahsûs ta‘lîmhâneler îcâd ve peydâ ve fünûn‑ı

mezkûreye tahsîl‑i bıdâ‘a ve mehâret edenler umûr‑ı harbin

rûhu mesâbesinde addolunarak ol bâbda azîm dikkat

ve i‘tinâ olunageldiğinden el‑yevm aşama‑i kemâle vâsıl olmuşdur.

Devlet‑i Aliyye'de dahi bu mâddenin tanzîmine

kerreten ba‘de uhrâ irâde‑i aliyye ta‘alluk buyurulup Sadr‑ı

esbak merhûm Hamîd Halil Paşa'nın zamân‑ı Sadâretinde

dahi sarf‑ı küll‑i himmet olunmuşiken devâm ve istikrârı

müyesser olmaması talebenin adem‑i isti‘dâd ve kâbiliyetlerine

mebnî olmayıp ihdâs olunan ta‘lîmhânenin usûl‑i

nizâmiyyesine etrâflıca dikkat olunamadığından neş’et etmiş

olduğu zâhirdir.

Fi'l‑asl kâffe‑i ulûm ve fünûnun menşe’ ve mebdei zîr‑i

sâye‑i hümâ‑pâye‑i hazret‑i Zıllu'llâhîde âsûde memâlik‑i

fesîhatü'l‑mesâlik‑i hâkâniyyede ve be‑tahsîs Akdeniz'de

vâki‘ medâyin ve büldânda mevcûd olageldiği ve ulûm‑ı âliye

ve âliyenin ziyâde muhayyel olanları öteden beri evlâd‑ı

Arab'a mahsûs olmağla Avrupa ahâlîsi ulûm‑ı felekiyye ve

riyâziyyeyi beş yüz seneden mütecâviz İspanya arâzîsine

neşr‑i âsâr‑ı adl ü dâd eden ümmet‑i vâcibü'l‑saygı‑i

Muhammediyyeden ahz etmiş oldukları hattâ çalar sâ‘atin

i‘mâli milel‑i Efrenciyyede mechûl iken târîh‑i Hicretin

yüz seksen sekiz senesinde hulefâ‑yı Abbâsiyye'den Harunü'r‑Reşîd

tarafınca Şarlman nâm França Kralı'na hediye

olarak bir kıt‘a çalar sâ‘at irsâl olunalıdan beri fenn‑i

mezkûra tevaggule mübâşeret eyledikleri;

Ve asâkir‑i mürettebe nizâmı mâddesi dahi fi'l‑asl aden‑mekân

Sultân Orhan Hân hazretlerinin zamân‑ı saltanatlarında

verilen Yeniçeri Ocağı nizâmından me’hûz idiği

vekâyi‘‑nüvîsân‑ı âlem ve tevârîh‑şinâsân‑ı ahvâl‑i ümem

indlerinde gayr‑i hafî olup lâkin müteahhirîn‑i zamân

âsâr‑ı ahlâfa adem‑i rağbet ve fî yevminâ hâzâ Avrupa

ülkelerinde usûl‑i hikmete tatbîk ile cârî olan nizâmâtın

menâfi‘inden sarf‑ı enzâr‑ı ibret eylemediklerine binâen

sûret‑i ahvâl hey’et‑i ûlâlarından münkalib olmuşdur. Kaldı

ki; "En‑nâsü alâ‑dîni mülûkihim"1 müfâdınca her milletin

meslek ve şiârı ûlü'l‑emrin irâdelerine mütevakkıf olmağla

bu evân‑ı meyâmin‑iktirânda millet‑i beyzâ‑yı Osmâniyye'nin

şöhret‑i kadîmeleri tecdîd olunmak üzere ibtidâ‑yı

emrde mârrü'z‑zikr ta‘allüm‑i fünûn husûsuna sarf‑ı himmet

buyurulur ise ahd‑i karîbde hem ilim ve ma‘rifet ve

hem nizâm ve râbıta cihetiyle kâffe‑i ümem ve milele fâik

olacağı câ‑yi iştibâh değildir. Muhassalü'l‑kelâm bu irâdenin

husûlü fünûn‑ı harbiyyeye mahsûs bir ta‘lîmhânenin

ihdâsına menût olmağla ta‘lîmhâne‑i mezkûrenin devâm

ve istikrârını mûcib bir râbıta‑i kaviyye ile tanzîmi müyesser

olur ise masârif‑i cesîme ve ara sıra meşâkk u mihen‑i

azîme ihtiyârıyla Avrupa cânibinden celbi matlûb olan

oficyallere fîmâ‑ba‘d ihtiyâc olmayacağından kat‘‑ı nazar

nice nice fevâid zuhûru derkâr ve bâ‑husûs ale'd‑devâm

cânib‑i Saltanat‑ı Seniyye'ye gayret ve sadâkatle merbût

vâfir müstaid kimesneler fünûn‑ı mezkûreye tahsîl‑i

mehâret ederek Donanma‑yı Hümâyûn ve asâkir‑i nusret‑nümûn

hidmetlerine ve kılâ‘‑ı hâkâniyyenin istihkâmı

ve süfün‑i Donanma‑yı Hümâyûnun inşâsı ve top i‘mâli

ve asker ta‘lîmi husûslarına ve'l‑hâsıl devâm‑ı ışık ü şevket‑i

devlet‑i ebed‑müddete medâr olacak kâffe‑i umûra

medâr‑ı küllî olacakları âşikâr olmağla bu def‘a ta‘lîmhâne‑i

mezkûrenin ihdâsına ve mûcib‑i devâmı olacak esbâbı

istihsâl ile bir râbıta‑i kaviyye ile tanzîmine irâde‑i aliyye

ta‘alluk buyurulması nizâm‑ı mülk ü devletin an‑karîb


EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

ihyâsına fâl‑i hayr ittihâz olunmağın inşâ’allâhü Teâlâ himem‑i

kûh‑endâz‑ı hazret‑i şehinşâhî ile bu şekilde bir yapıt‑i

celîle‑i kesîrü'l‑fevâidin vücûda gelmesi müyesser olur ise

zamân‑ı übbehet‑unvân‑ı cihândârî nuhbe‑i a‘sâr u edvâr

ve el‑yevm ser‑i kârda olan vükelâ‑yı Saltanat‑ı Seniye'ye

ilâ‑intihâi'z‑zamân mûcib‑i bekâ‑yı nâm ve iştihâr ile vesîle‑i

iftihâr olacağı vâreste‑i kayd‑ı gümândır.

Ta‘lîmhâne‑i mezkûrun tanzîmi birkaç mâddeye muhtâc olmağla zîrde yegân yegân bast u beyân olunur.

Evvelen: Ta‘lîmhâne bir münâsib mevki‘de ihdâs oluna.

Kâğıdhâne'nin sâhil‑i yemîni ihtiyâr olunsa hem âb u

havâ ciheti ve hem iyâb ü zihâba suhûlet takrîbi ile ehven

olduğu için başka hafizallâhu Teâlâ illet‑i vebâ zuhûru

hengâmında fi'l‑cümle me’mûn ve masûn olacağı ve etrâfda

vâki‘ sahrâların vüs‘ati hasebiyle mesâha ve hendesenin

ameliyâtı ve sunûf‑ı askeriyye ta‘lîmâtı icrâ olunabileceği

bedîdâr olmağla mahall‑i merkûm ehven ve ahsen görülür

ve binâ‑yı mezkûr ahşâbî olmayıp kârgîr ola. Ve derûnunda

Avrupa'dan celb olunacak muallim ve oficyallere

kadr‑i kifâye tâliblerin ikâmetleri için başka başka odalar

inşâ oluna.

Sâniyen: Ehl‑i İslâmdan kırk beş nefer ve Rum tâifesinden

on beş nefer öğrenci cümlesi on beş ve yirmi yirmi beş

yaşında olmak üzere ta‘lîmhânede tahsîs oluna ve bunların

mahlûlleri zuhûrunda yerleri hâlî kalmayıp beher hâl başkaları

ta‘yîn olunarak mikdâr‑ı mezbûr terakkî ve noksân

kabûl etmeye.

Sâlisen: Ta‘lîmhâne‑i mezkûrda ilm‑i hesâb ve el‑cebir

ve mesâha ve fenn‑i inşâ‑yı süfün ve fenn‑i deryâ ve felekiyyât

ve fenn‑i resm ve tertîb‑i asker ve mi‘mârî ve hendese

başka başka ta‘lîm etdirile. Kaldı ki mühendisler beher

hâl fi'l‑cümle kitâbete âşinâ olmak lâzımeden olmağla zikrolunan

talebe beyninde okuyup yazmağa âşinâ olmayanlara

lisân‑ı Türkîyi ta‘lîm için başka muallimler dahi tahsîs

etdirile. Memâlik‑i mahrûse‑i hâkâniyyeye hem‑civâr olan

düvel, Devlet‑i Aliyye ile muâmeleleri lâzım geldiğinden

Türkî lisânı ta‘allüm için otuz kırk talebeye mahsûs mektebler

îcâdına iktizâ eden masârifi ihtiyâr eyledikleri gibi

Devlet‑i Aliyye'nin dahi ekser Avrupa devletleriyle küllî

münâsebeti derkâr olduğundan elsine‑i Efrenciyyeyi ve

hiç değil ise cemî‘‑i Avrupa'ya şümûlü ve şâyeste‑i mütâla‘

a olacak katı vâfir müellefât‑ı mu‘teberesi cihetiyle sâir

elsine‑i Nasârâya tefevvuku zâhir olan Fransız lisânını gerek

ehl‑i İslâma ve gerek Rum tâifesine ta‘lîm etdirilse bu

makûleler her dürlü hidmet‑i Devlet‑i Aliyye'de ve be‑tahsîs

lâzımü'l‑mütâla‘a olan ba‘zı kütüb ve âsârın tercemesine

medâr olacakları zâhir olmağla lisân‑ı mezkûru ta‘lîm için

ta‘lîmhânede başkaca muallimler dahi ta‘yîn oluna.

Râbian: Ta‘lîmhânede kâffe‑i sevâhil ve bihâr ve

memâlik ve büldânın başka başka harîtaları ve pusulalar

ve resimler ve kılâ‘ ve istihkâmât‑ı mütenevvia numûneleri

ve âlât‑ı hendese ve fünûn‑ı mezkûreye dâir Türkî ve

Fransız kitâbları mevcûd olmak lâzım olmağla bir sâ‘at evvelinde

malzeme‑i mezkûreyi tedârük ve mübâya‘a zımnında

ta‘lîmhâne nâzırı efendi defterini takdîm eyleye. Kaldı ki

Eflatun ve Aristo ve Sokrat şeklinde felâsife‑i mütekaddimînin

ahlâf ve a‘kâbları mütâla‘a‑i ulûm ve fünûn ve tecârib‑i

gûnâ‑gûn ile vakit zaman nice âsâr‑ı cedîde istihrâcına destres

olup mürûr‑ı edvâr ve kürûr‑ı dühûr ve a‘sâr ile refte

refte mezâhib‑i mütekaddimînden a‘lâ olarak her bir ilmi

kemâline îsâl ve müellefât‑ı adîde inşâsına sa‘y‑i bî‑hemâl

eylediklerine mebnî bunlara dâir müteahhirînin âsâr‑ı cedîdeleri

terceme olunsa hem ta‘lîmhânede ta‘yîn olunacak

talebeye ve hem tahsîl‑i ma‘ârife hod be‑hod heveskâr ve

dîn ü Devlet‑i Aliyye'ye hidmeti sermâye‑i iftihâr addeden

sâir kimesnelere enfa‘ olacağı mülâbesesiyle bu makûle kütüb

ve risâlât ba‘de't‑terceme her birinden beşer ve altışar

yüz nüsha bulunmak için tab‘ etdirile.

Hâmisen: Sa‘âdetli Reîsü'l‑küttâb Efendi hazretleri

ta‘lîmhânenin müdîr‑i mutlakı olup lâkin külle yevmin

nezâret‑i mahsûsaya me’mûr olarak ashâb‑ı dirâyet ve çaba

ve erbâb‑ı sıdk u istikâmetden biri ta‘yîn oluna. Şöyle ki;

başmuallim ve dört nefer hulefâ ve lisân‑ı Türkîye mahsûs

üç nefer muallim ve Fransız lisânı için diğer üç nefer muallimler

dahi nâzır‑ı mûmâ‑ileyhin zîr‑i idâresinde olalar.

Sâdisen: Talebenin derslerine müte‘allik kâffe‑i umûr

ve husûsâtı nâzır efendi ile tâife‑i Efrenc'den başmuallim

ta‘yîn olunacak kimesne bi'l‑müzâkere tanzîm edeler.

Sâbian: Talebenin intihâbı husûsu nâzır efendinin yed‑i

istiklâline müfevvaz olmağla efendi‑i mûmâ‑ileyh bu bâbda

sıdk‑ı tâm ve sa‘y‑i mâ‑lâ‑kelâm ile bezl‑i küll‑i dikkat

eyleye ve talebenin zabt u rabtı ve derslerine adem‑i müdâvemet

veyahud hilâf‑ı rızâ vaz‘ u hareketlerine mebnî

müstahıkk‑ı te’dîb olanların terbiye ve te’dîbleri Reîs Efendi

hazretlerine bi'l‑istîzân mûmâ‑ileyh nâzır efendi ma‘rifetiyle

icrâ olunup mersûmûndan kâbil‑i ıslâh ve ahlak


OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

olmayanlar ve ta‘allüm‑i fünûna isti‘dâddan bî‑behre

olanların ta‘lîmhâneden def‘ ve teb‘îdleri dahi kezâlik

ba‘de'l‑istîzân Efendi‑i mûmâ‑ileyhin re’tekrar müfevvaz ola.

Sâminen: Talebenin külle yevmin derslerine müdâvemetleri

lâzımeden olmağla tulû‘‑ı şemsde cümlesi ta‘lîmhânede

cem‘ olunup beş sâ‘at kadar ale't‑tevâlî muallimlerinden

ba‘de'l‑istifâde kendi hânelerinde veyahud yine

ta‘lîmhânede her biri dersini mütâla‘aya meşgûl ola. Yalnız

cuma ve pazar günleri ta‘tîl‑i ders oluna.

Tâsian: Ta‘lîmhânenin tertîbinden sekiz mâh mürûrundan

sonra her ay başlangıcında talebenin istifâde etdikleri her

bir ilim ve fen ve lisânın imtihânı olmak kâideden olup

yevm‑i imtihânda ashâb‑ı ma‘ârifden herkesin Ta‘lîmhâneye

gelmesine ruhsat verile. Lâkin hem tahsîl‑i ma‘ârife

meşgûl olanlara tâziyâne‑i şevk ve gayret ve hem metâ‘‑ı

ilm ve hüner bu zamân‑ı meyâmin‑unvânda ne derecede

râyic olduğunu cümleye i‘lâna vesîle ve illet olmak üzere

aralık aralık eyyâm‑ı imtihânda evliyâü'n‑ni‘am hazerâtının

dahi ta‘lîmhâneyi teşrîfleri mümkin olur ise bu yaratı‑i

cemîlin istikrârına sebeb‑i kavî olacağı ve talebeden tahsîl‑i

ma‘ârifde kesb‑i imtiyâz edenler senede bir kerre tertîb

olunacak büyük imtihânda kadr‑i mehâretlerine nazaran kitâb

ve harîta ve âlât‑ı hendese bahâsı olarak atiyyeler ihsânına

himmet buyurulur ise yek‑diğere vesîle‑i şevk ve çaba

olacağı hüveydâdır.

Âşiren: Ta‘lîmhânede hidmet edenlere başka başka senevî

maâşlar tertîbi lâzım olmağla nâzır efendiye beş bin

ve başmuallime üç bin beş yüz ve dört nefer hulefâya ikişer

bin beşer yüz guruşdan on bin ve altı nefer elsine muallimlerine

bin üçer yüz guruşdan yedi bin sekiz yüz ve altmış

nefer talebeye ikişer yüzden on iki bin ve üç nefer hademeye

beş yüz maâşlardan başka hatab ve kömür‑bahâ beş yüz

ve kâğıd ve mürekkeb ve fotoğraf için elvân mübâya‘asına

yedi yüz cem‘an kırk bin guruş ta‘yîn olunup zikrolunan

maâşlar nâzır efendi ma‘rifetiyle yerli yerine tevzî‘ ve taksîm

oluna. Şöyle ki nâzır‑ı mûmâ‑ileyh her mâh hitâmında

üç bin üç yüz otuz üç guruş havâle buyurulacak mahalden

kabz ve hakk u adl suretiyle her birine ba‘de'l‑i‘tâ yedinden

makbûz senedi ahz eyleye.

Ahade‑aşeren: Ta‘lîmhânenin mefrûşâtı ve gerek muallimlere

gerek her bir tâlibe başka başka iktizâ eden peştahtaları

mîrîden mübâya‘a oluna ve nâzır efendinin ve

Avrupa'dan celb olunacak muallimlere başka başka odalar

tahsîs etdirilip ol tarafda hîn‑i ikâmetlerinde Ta‘lîmhâne

derûnunda hiç bir kimesne duhân içmeğe me’zûn olmaya.

Sânî‑aşeren: İllet‑i vebânın sirâyeti bi't‑edinim ma‘lûm

olmağla ma‘âzallâhi Teâlâ Âsitâne‑i Sa‘âdet'de zuhûru

hengâmında illet‑i mezkûrenin ta‘lîmhâneye sirâyetini

men‘ için nâzır efendi ile başmuallim bi'l‑müzâkere iktizâ

eden esbâb‑ı ihtiyâta ri‘âyet edeler.

Sâlis‑aşeren: Avrupa'dan celb olunacak oficyalleri birkaç

sene istihdâm için mukâvele oluna. Lâkin bunların

beyninde hidmete müdâvemet ve kemâl‑i mehâretine bakılırsa

ve yetişdireceği talebenin aded ve mikdârına kıyâsen

sâirlerden mümtâz olanlar mukâveleden başka atiyyeler ile

taltîf olunalar.

Râbi‘‑aşeren: Talebeden derslerini tekmîl ve matlûb

olan fünûnun cihet‑i ilmîsini kemâ‑yenbagî tahsîl edenler

her biri kangı fenne ziyâde mâhir ise ona bakılırsa münâsib

olan hidmete lâzıme‑i sadâkat ve gayretini îfâ için istihdâm

oluna. Ve bu makûleler hîn‑i hidmetlerinde sâhib‑i

mehâret ve kemâl olanların maiyyetlerinde bulunurlar

ise fi'l‑asl ulûma vâkıf olduklarına binâen an‑karîb kılâ‘‑ı

hâkâniyyenin inşâsı ve top i‘mâli ve piyâde ve süvârî asker

tertîbi ve fenn‑i deryânın ilmî ve amelîsine sâhib‑i kemâl

olacakları zâhirdir.

Hâmis‑aşeren: Bâlâda zikr ve tafsîl olunduğu vechile

Devlet‑i Aliyye‑i kavî‑şevketin asker ve birliği nizâmı

halelden masûn olmak ale'd‑devâm bu makûle fünûnda

mâhir lâ‑ekal yüz nefer kimesneye muhtâc olup bu sûretde

ta‘lîmhânenin ilâ‑mâşâallâhu Teâlâ devâm ve istikrârı lâzımeden

olmağla talebeden çerâğ olanlar bir müddet hidmetde

istihdâm ve bi't‑tecrübe tahsîl‑i ilm‑i tâm eyledikden

sonra ta‘lîmhânenin idâresine me’mûr olalar.

Sâdis‑aşeren: Ta‘lîmhânenin dersini tekmîl ile çerâğ

olanlara yıl‑i ûlâda bin ve ikincisinde bin beş yüz ve

üçüncüsünde iki bin guruş maâş tahsîs ve taşraya irsâlleri

lâzım geldikde maâş‑ı muayyenlerinden başka yevmiye birer

guruş ve harcırâhları i‘tâ oluna ve bunlardan ba‘zısına

derece‑i mehâret ve hidmetlerine bakılırsa terfî‘‑i kadr u şânlarını

mûcib olacak hâlât ile mesrûriyetleri sâirlere vesîle‑i

gayret ve bâdî‑i şevk ve gayret olduğu zâhir olmağla iktizâsına

gore bu kâideye ri‘âyet oluna ve mühendislerin hidmeti

askere müte‘allik olmağla rüteb‑i askeriyye ihsânıyla

aşama‑i fahr u i‘tibârları müzdâd olmak vâcibdir. Ta‘lîmhâneden

çerâğ olup ber‑vech‑i bâlâ müstahıkk‑ı maâş

olanlara verilecek akçe timar ve zeâmetlere rabt olunur ise

yek‑diğere tefâvüt cihetiyle beynlerinde mûcib‑i gıbta ve

hased olduğundan başka mahsûl‑i vaktlerini mehâmm‑ı

Saltanat‑ı Seniyye'ye sarf etmek lâzımeden iken mutasarrıf

oldukları timar ve zeâmet husûslarında dahi meşgûliyetleri

derkâr olacağına gore maâşları beher hâl nakden verile.

Sâbi‘‑aşeren: Zikrolunan mühendislere kıyafet‑i mahsûsa

ta‘yîni tasvîb buyurulur ise şimdiden elbise‑i mezkûre

505

EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

ile telebbüse me’zûn olmayıp derslerini tekmîl ile hîn‑i

çerâğiyetlerine ruhsat verile.

Sâmin‑aşeren: Ta‘lîmhâne mâddesi refte refte kemâle

vâsıl olmak lâzımeden olmağla nizâmına dâir nâzır efendinin

hâtırına zaman vakit lâyih olacak kâffe‑i hâlâtı müdîr‑i

mutlak olan Reîsü'l‑küttâb Efendi hazretlerine arz ve ifâdeye

tecvîz‑i kusûr etmeyip ale'd‑devâm bu bâbda sarf‑ı

zihn‑i ihtimâmdan hâlî olmaya.


***

Mühendishâne tertîbine ve bir münâsib mahalde

Mühendishâne inşâsına dâir mühendisin arz eylediği

lâyihası manzûr‑ı hümâyûn‑ı hazret‑i cihândârî buyuruldukda;

"Kâğıdhâne'de olması imkansız." deyu hatt‑ı hümâyûn‑ı

şevket‑makrûn onur‑yâfte‑i sudûr olmağla fî‑nefsi'l‑emr

mesâfe‑i baîdede olsa şâkirdânın iyâb ü zihâblarında masârife

muhtâc olduklarından gayri meşakkati mûcib olduğuna

binâen hâhişker olamayacakları zâhir olup karîb bir

mahalde olsa hâtıra gelmeyecek ba‘zı kimesnelerin müdâvemet

etmeleri melhûz olduğundan Bağçekapısı'na karîb

Sultanhammâmı karşısında fazîletli Âşir Efendi'nin arsası

fürûht olunacak olmağla resmi bir kâğıda ihrâc olunup

vâfir kârgîr odaları mevcûd olmağla mâ‘adâ duvarları tuğladan

ve döşeme ve sakfları ahşâbdan, dîvânhâne ve tullâb

odaları inşâ olundukda ve kitâbhâne yapmak için tevkîf

edeceği köşe başlangıcında kârgîr oda dahi alınmak mümkin

olur ise hem Mühendishâne ve hem Basmahâne bir mahalde

olup vehle‑i ûlâda Basmahâne inşâ olunmak suretiyle mübâşeret

olunmak sûreti dahi hâtıra gelir. Eğer bu vechile

irâde‑i aliyyeleri ta‘alluk eder ise âhar kimesnelere fürûht

etmezden mukaddem mübâya‘asına mübâşeret olunmak

iktizâ eylediği ma‘lûm‑ı devletleri buyuruldukda emr ü

fermân devletli, sa‘âdetli sultânım hazretlerinindir.



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Benim Vezîrim

Şundan gâyet hazzeyledim. Hemân nizâm verip peyderpey i‘mâle mübâşeret etdirdesin.

Humbaracıların neferât ve sâir husûsları için bir nizâm ve râbıta mülâhaza olunur idi.

Biraz da me’mûrlar var idi. Ne sûret kesbeyledi ?

Şevketli, Kerâmetli, Mehâbetli, Kudretli Velîni‘metim Efendim Pâdişâhım

1 Bu kelime burada ve bu metinde geçmiş olduğu öteki yerlerde "cedvâl" gibi yazılmıştır.

Humbaracı ve Lağımcı kışlaları civârında vâki‘ Mühendishâne'de

humbaracı ve lağımcı neferâtı fenn‑i hendese

suretiyle humbara atmak ve lağım hafr etmek ve kal‘a ve tabya

ve köprü yapmak ve metris almak misilli sanâyi‘in meşk ve

tahsîline mevkûf olan hendese ve hesâbın ta‘lîm ve ta‘allümü

husûsunda muhtâc oldukları ba‘zı Türkî resâil ve

cedâvil1 ve müceddeden tersîm olunmuş ve bundan bu şekilde

olunacak eşkâl‑i hendesiyyenin kalem ile tahrîr ve tersîm

olunup teksîr ve tevfîri zamân‑ı kesîre muhtâc olduğundan

mâ‘adâ cedâvil ve eşkâl makûlelerinin esnâ‑yı tahrîrinde

suver ve hey’eti tebeddül ve tagayyür ile sekâmeti

derkâr olup sanâyi‘‑i merkûmenin ilim ve amelîsini tahsîle

ve serîan fenn‑i mezkûr erbâbının teksîr ve tevfîrine medâr

olan mârrü'z‑zikr resâil ve cedâvil ve harîta resimlerinin

tab‘ ve temsîline Mühendishâne Hocası müderrisînden

Abdurrahman Efendi ta‘ahhüd etmiş olduğundan bahisle

Tab‘hânenin mûmâ‑ileyh Abdurrahman Efendi'ye ihâlesi

irâde buyurulur ise Tersâne‑i Âmire Emîni Râşid Efendi

kulları mukaddemâ Basmahâne takımını ne mikdâra mübâya‘

a eylemiş ve noksânını tekmîle ne mikdâr akçe sarf

etmiş ise cümlesi Îrâd‑ı Cedîd Hazînesinden mûmâ‑ileyh

Râşid Efendi kullarına verilerek zikrolunan Basmahâne

ekibi mübâya‘a ve ekip‑ı mezkûr mîrînin olmak üzere

mûmâ‑ileyh Abdurrahman Efendi'ye teslîm olundukdan

sonrasında müceddeden iktizâ eden hurûfât takımının dahi

masârifi ber‑vech‑i tahmîn dört bin guruşa bâliğ olmağla

mebâliğ‑i mezkûre dahi taraf‑ı Devlet‑i Aliyye'den i‘tâ buyuruldukda

Mühendishâne'de tab‘ ve temsîle mübâşeret

olunsa müddet‑i kalîle zarfında Mühendishâne şâkirdânı

ve sâirleri bu san‘ata âşinâlık kesb edeceklerini Humbaracı

ve Lağımcı Ocakları Nâzırı Memiş Efendi bir kıt‘a takrîriyle

iş‘âr etmekden nâşî Râşid Efendi kullarıyla bi'l‑muhâbere

Mühendishanede humbaracı ve lağımcı askerlerin humbara atma, lağım kazma, metris alma,

kale, tabya ve köprü yapma gibi sanatları hendese ilmine müsait halde öğrenmeleri için lüzumlu

yazma, çizelge, harita ve hendese şekillerini ihtiva eden kitapların Tabhane'de basılması

icin Mühendishane Hocası Müderris Abdurrahman Efendi'nin görevlendirilmesine dair hatt-ı

hümâyun.




OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

tahkîk‑i mâdde birle muktezâ‑yı nizâmını ifâde eylemek

üzere husûs‑ı mezkûr Reşid Efendi kullarına havâle olunmağın

mevcûd olan âlât‑ı fenn‑i tıbâ‘atin keyfiyyet ve kemmiyyeti

ve semenleri ve tekmîlleri masârifi Râşid Efendi

bendelerinden suâl olundukda gerek âlât‑ı mezkûre ve

destgâh ve kavâlibine verdiği meblağın ve gerek sonradan

tekmîl ve birkaç def‘a tanzîmleri için sarf eylediğim akçenin

yekûnu on üç bin guruşu bir mikdâr tecâvüz etmiş olmağla

mikdâr‑ı mezbûru beyân ve istid‘âda hicâb ederim. "El‑abdü

ve mâ yemlikühû keenne li‑mevlâhü."1 Zikrolunan ekibi

bilâ‑semen Hendesehâne‑i mezkûra teslîmi mümkin olduğu

beyânıyla geçenlerde emr‑i hümâyûnlarıyla fenn‑i lağım

ve muhâsara‑i kılâ‘ ve usûl‑i harbiyyeye dâir üç nev‘ eşkâlli

kitâbların masârifi cânib‑i mîrîden i‘tâ olunmağla kütüb‑i

mezkûreden Lağımcı ve Humbaracı ocaklarına ve sâire verilenden

mâ‘adâsı mevcûd olmağla onlar dahi satılıp terâküm

eden bahâsıyla basma kâğıdı mübâya‘a olunması için

eğerçi yedine sûret verilip kütüb‑i mezkûre satılamadığından

mevcûd olmağla onların dahi Hendesehâne‑i mezkûra

nakilleri ve ânda satılması ve Hendesehâne'ye teslîm eylediğini

müş‘ir yedine sûret verilmesi iktizâ eylediğini ve idâre‑i

tıbâ‘at berâtla üstünde olmağla şimdi Abdurrahman

Efendi'ye müceddeden berât verilmek lâzım geleceğini Râşid

Efendi kulları lisânen takrîr ve ifâde ve edevât‑ı mezkûrenin

ve mârrü'z‑zikr üç nev‘ kitâbların defterlerini takdîm

etmiş bulunduğunu ve bu sûretde mûmâ‑ileyh Râşid Efendi

bendeleri eğerçi ekip bahâsını talep eder makûleden değil ise

dahi zikrolunan takımın mübâya‘asıyla masrûfu beyninde

olarak Îrâd‑ı Cedîd Hazînesinden Râşid Efendi kullarına

yedi bin beş yüz guruş ve müceddeden i‘mâl edeceği hurde

rakam ve hurûf kalıbları masârifi için dahi tekrar Îrâd‑ı Cedîd

Hazînesinden Abdurrahman Efendi'ye dört bin guruş i‘tâ

ve cümle takımlar Vavban2 ismiyle müsemmâ lağım fennini

ve sâir eşkâl‑i hurûbu mübeyyin mütercem tab‘ olunmuş

mârrü'z‑zikr üç nev‘ kitablar mîrînin olmak suretiyle defter

ve defter‑i mezkûr Başmuhâsebeye kayd ve Abdurrahman

Efendi'ye teslîm ve yedine sûret verilip sâlifü'z‑zikr mütercem

kitâblar fürûht olundukca akçesiyle bâlâda mastûr

olduğu üzere basma için İngiltere kâğıdı mübâya‘a eylemek

suretiyle tanzîmi ve Riyâset‑i Daru't‑tıbâ‘ mûmâ‑ileyh Abdurrahman

Efendi uhdesine tefvîz olunduğunu müş‘ir iktizâsına

nazaran berât‑ı şerîf i‘tâ olunması menût‑ı re’y‑i âlî idüğini

Reşid Efendi kulları bir kıt‘a takrîriyle inhâ etmeğin takrîr‑i

mezkûr ve defterler manzûr‑ı şâhâneleri buyurulmak için

huzûr‑ı hümâyûnlarına arz olunduğu ma‘lûm‑ı hümâyûnları

buyuruldukda husûs‑ı mezkûrun ber‑mûceb‑i takrîr

1 "Kul ve mâlik olduğu şeyler efendisinindir." anlamında bir sözdür.

2 Fenn‑i Lağım isimli kitabın müellifi. Bk. Sebastien Le Prestre de

Vauban (1633‑1707), Fenn‑i Lağım, Osmanlı Türkçesi'ne çeviren:

Konstantin İpsilanti, İstanbul 1208 (1793).

Tanzîmi muvâfık‑ı re’y‑i rezîn‑i şâhâneleri ise fermân şevketli,

kerâmetli, mehâbetli, kudretli velîni‘metim efendim

Pâdişâhım hazretlerinindir.

(Belgenin arka yüzü)

15 Ş. Sene [1]


EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI



Mezkûr tezkirede muharrer olduğu vechile tayyârelerin

fıkdânından Osmanlı ordularınca müşkilât tahaddüs

edeceği ve Avrupa'ya zâbit ve efrâd i‘zâm ve tahsîl etdirilse

bile tayyârecilik teşkîlâtında evvelâ bir merkez‑i umûmî

bulunmak îcâb edip bu merkezde harika bir tayyâre

parkı ve tayyâreler ile i‘mâlât ve ta‘mîrhânelerinin ve

müştemilât‑ı sâirenin de vücûdu muktezî ve te’sîs edilecek

mektebin bu tarz şeyleri da ihtivâ etmesi tabî‘î bulunduğu anlaşıldığından

mezkûr mektebin te’sîsiyle itmâm‑ı teşkîlâtı zımnında

taleb olunan kırk bin liranın cihet‑i tahsîsinin ta‘yîn

ve iş‘ârı husûsunun Mâliye Nezâretine teblîği ve Harbiye

Nezâretine ma‘lûmât i‘tâsı tezekkür kılındı.

(Meclis‑i Vükelâ üyelerinin imzaları)

Osmanlı Ordusuna tayyare imal ve tayyareci yetiştirilmesi için, içerisinde harika bir uçak

parkı, imalat ve tamirhaneler ile öteki müştemilatın da bulunmuş olduğu bir Tayyare Mektebi yapılması

için lüzumlu paranın temin edileceği kaynağın belirlenmesi için konunun Maliye Nezaretine

bildiri edilmesine dair Meclis-i Vükelâ mazbatası.



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Meclis‑i Vükelâ Müzâkerâtına Mahsûs Zabıt Varakasıdır

Zabıtnâme Rakamı: 769

Târîh: 26 Rebîülevvel sene [1]332 – 9 Şubat yıl [1]329

Hulâsa‑i Meâli

Harbiye Nezâretinin 5 Şubat yıl [1]329 târîhli tezkiresi okundu.

Karârı

Tezkire‑i mezkûrede dermiyân olunduğu vech ile

Tayyâre Mektebi Müdîriyeti'ne ta‘yîn olunmak ve Almanya'dan

celb olunan zâbitân ile mün‘akid mukâvelenâme

şerâitine tevfîkan akd‑i mukâvele edilmek üzere

Fransa'dan tayyâre umûrunda hâiz‑i ihtisâs bir zâbitin

celb ve istihdâmı husûsunun Nezâret‑i müşârun‑ileyhâya

cevâben teblîği tezekkür kılındı.

(Meclis‑i Vükelâ üyelerinin imzaları)

Tayyare Mektebi Müdüriyetine atama edilmek ve kendisiyle, Almanya'dan getirtilen subaylarla

yapılma olan kontrat şartlarına müsait halde kontrat yapılmak üzere, Fransa'dan uçak işlerinde

uzman bir subay getirtilmesine dair Meclis-i Vükela mazbatası.

22 Şubat 1914

Tayyare Mektebi Müdürlüğüne Tayin Edilmek Üzere Fransa'dan Bir Tayyare

Uzmanı Getirtilmesi



Askerî Fabrikaları Usta Mektebi Hakkında Kânûn Lâyihası

Mâdde

1 Askerî Fabrikalar Müdîriyet‑i Umûmiyesince [1]338 senesi Temmuz ibtidâsından i‘tibâren bir Usta

Mektebi te’sîs edilmişdir.

2 Usta Mektebi için mezkûr Müdîriyet‑i Umûmiye büdcesinin 334'üncü faslında birinci ta‘yînât ve

mahrûkât, ikinci melbûsât ve techîzât, üçüncü yevmiye mâddeleri nâmıyla üç mâdde tefrîk olunmuşdur.

3

Birinci mâddeye 20.000 lira, ikinci mâddeye 5.000 lira, üçüncü mâddeye 5.000 lira ki cem‘an otuz bin

lira Müdîriyet‑i mezkûre büdcesinin 338'inci faslının birinci mâddesinden 334'üncü Usta Mektebi

faslına nakledilmişdir.

4 İşbu kânûnun icrâsına Müdâfa‘a‑i Milliye ve Mâliye vekîlleri me’mûrdur.

29/8/[13]38

(İcra Vekilleri Heyeti üyelerinin imzaları)

İstanbul'da önce Çırak Mektebi ve Sanayi İdadi Alay Mektebi, ondan sonra da Usta Mektebi

ismiyle geçindiren ve askerî endüstri için birçok kişi yetiştirmiş olan mektebin, İstanbul'dan

gelen talebelerin de katılımıyla Ankara'da Askerî Fabrikalar bünyesinde beş sınıflık Usta Mektebi

ismiyle tekrar kurulması hakkında İcra Vekilleri Heyeti tarafınca Türkiye Büyük Millet

Meclisine gönderilen kanun tasarısı.

31 Ağustos 1922

Ankara'da Askerî Fabrikalar Bünyesinde Bir Usta Mektebi Kurulmasına Dair

Kanun Tasarısı

***

538

OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

Türkiye Büyük Millet Meclisi

İcrâ Vekîlleri Hey’eti Riyâseti

Kalem‑i Mahsûs Müdîriyeti

Aded

Tezkire:

Karâr: 1794

Kayd: 6/1378

30‑8‑[1]338

Türkiye Büyük Millet Meclisi Riyâset‑i Celîlesine

Askerî Fabrikaları Usta Mektebi ile alakalı tanzîm

kılınıp İcrâ Vekîlleri Hey’etinin 29/8/[13]38 târîhindeki

ictimâında kabûl edilen lâyiha‑i kânûniyye ile esbâb‑ı

mûcibe lâyihası rabtan takdîm kılındı. Îfâ‑yı muktezâsıyla

netîcesinin iş‘ârına müsâ‘ade‑i devletlerini ricâ ederim

efendim.

***

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Müdâfa‘a‑i Milliye Vekâleti

İ‘mâlât‑ı Harbiye Müdîriyet‑i Umûmiyesi

Karâr: 1794

Askerî Fabrikaları Usta Mektebi Hakkında Kânûn Lâyihası

Mâdde 1‑ Askerî Fabrikalar Müdîriyet‑i Umûmiyesince

[1]338 senesi Temmuz ibtidâsından i‘tibâren bir Usta

Mektebi te’sîs edilmişdir.

Mâdde 2‑ Usta Mektebi için mezkûr Müdîriyet‑i

Umûmiye büdcesinin 334'üncü faslında birinci ta‘yînât ve

mahrûkât, ikinci melbûsât ve techîzât, üçüncü yevmiye

mâddeleri nâmıyla üç mâdde tefrîk olunmuşdur.

Mâdde 3‑ Birinci mâddeye 20.000 lira, ikinci mâddeye

5.000 lira, üçüncü mâddeye 5.000 lira ki cem‘an otuz bin

lira Müdîriyet‑i mezkûre büdcesinin 338'inci faslının

birinci mâddesinden 334'üncü Usta Mektebi faslına

nakledilmişdir.

Mâdde 4‑ İşbu kânûnun icrâsına Müdâfa‘a‑i Milliye ve

Mâliye vekîlleri me’mûrdur.

29/8/[13]38

Deftere kaydedilmişdir. Fî 29 minh.

***

539

EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Türkiye Büyük Millet Meclisi

Müdâfa‘a‑i Milliye Vekâleti

İ‘mâlât‑ı Harbiye Müdîriyet‑i Umûmiyesi

Şu‘be‑i Muhâsebe

Aded: 481/1234

İcrâ Vekîlleri Hey’eti Riyâset‑i Celîlesine

Anadolu'da ihyâsı mühim bir ihtiyâc‑ı sınâîyi tatmîn

edecek mâhiyetde olan beş sınıflık Askerî Fabrikalar

Usta Mektebi ve bu mektebe muktezî tahsîsât hakkında

teklîf‑i kânûnî ile esbâb‑ı mûcibe lâyihası leffen huzûr‑ı

sâmîlerine takdîm kılındı. Müsta‘celen müzâkere ve

kabûlüne müterettib muâmelenin îfâsına müsâ‘ade‑i

celîleleri arz olunur efendim.

Müdâfa‘a‑i Milliye Vekîli

(İmza)

İcrâ Vekîlleri Hey’etine, fî 16/8/[13]38

Vekîller Riyâseti, 4/1953

Meclise sevki, 29/8/[13]38

***

Esbâb‑ı mûcibe lâyihası sûretidir.

Memleketin sûret‑i umûmiyyede iktisâden teâlîsi ve

mine'l‑husûs ordu ihtiyâcât‑ı umûmiyyesinin hârice ihtiyâc

hâsıl olmaksızın tatmîni, şuabât‑ı muhtelife‑i sanâyi‘

in memleketde mazhar‑ı terakkî ve inkişâf olmasıyla

kâim ve bunun için de erbâb‑ı sanâyi‘in bir tek bedenen

değil fikren de derece‑i kifâyede ahlak edilmiş ve her

ferdin dâire‑i iştigâlâtı dâhilindeki işlerin iyi mi ve ne için

yapıldığını ve neye yarayacağını bilâ‑noksân muhâkeme

edebilecek bir seviyeye irtikâ etmiş olması, ta‘bîr‑i âharla

san‘atkârân ma‘lûmât‑ı ameliyyesinin amelî esâsâta binâ

edilmiş bulunması kat‘iyyen elzemdir. Bu sebeble vücûda

getirilen her hangi bir kurum‑i san‘at yanı başlangıcında onun

hâdim‑i terakkî ve teâlîsi olacak erbâb‑ı sanâyi‘i ilmen ve

fikren terbiyeye tahsîs edilen bir mekteb küşâdı dünyânın

her noktasında makbûl ve cârî bir kâide‑i asliyye hükmündedir.

Nitekim Dersa‘âdet'de mevcûd ve üç rub‘ asırlık bir

târîhe mâlik olan müessesât‑ı sınâiyye‑i askeriyyemizin

hîn‑i te’sîslerinde de bu emr‑i mühim nazar‑ı dikkatden

dûr tutulmayarak müessesât‑ı mezkûreye merbût olmak

üzere bir dâru't‑ta‘lîm vücûda getirilmiş ve mezkûr dâru't‑ta‘

lîm edvâr‑ı muhtelifede Çırak Mektebi, Sanâyi‘

İ‘dâdî Alay Mektebi, Usta Mektebi unvânlarını almak ve

ama dâimâ aynı gâye ve maksadı istihdâf eylemek üzere

bu âna kadar ibkâ‑yı mevcûdiyet eyleyerek müessesât‑ı

sınâiyye‑i askeriyyemiz için pek nâfi‘ uzuvlar yetişdirmişdir.

İşbu daru't‑ta‘lîmin bazen yetişdirdiği uzuvlar,

sâlifü'z‑zikr müessesâtda pek oldukca hidemât‑ı nâfia îfâsına

muvaffak oldukları şeklinde Anadolu'da da bî‑nihâye müşkilâtı

iktihâm sûretiyle vücûda getirilen ve hidemât‑ı kesîresi

vesâil‑i muhtelife ile cedîr‑i takdîr görülen müessesâtın

bi'l‑cümle ef‘âl ve icrââtında yed‑i yemîn‑i muvaffakiyâtını

teşkîl eylemekde bulunmuşlardır. Binâenaleyh Anadolu'da

te’essüs etmekde bulunan i‘mâlâthânelerin âtiyen inkişâf

ve teâlîsini te’mîn için şimdilik Ankara'da bir Usta Mektebi

küşâdı bir zarûret‑i kat‘iyye olarak telakkî olunmakdadır.

Dersa‘âdet'de İ‘mâlât‑ı Harbiye Müdîriyet‑i Umûmiyesine

mensûb müessesâtın tarz ve usûl‑i idâresinde son

iki sene zarfında meşhûd olan adem‑i intizâm ve tezebzüb

bi't‑tab‘ idâre‑i mezkûreye merbût Usta Mektebine

de sirâyet ederek talebenin ta‘lîm ve tedrîslerine ehemmiyet

verilmemekde bulunulmuşdur. Binâenaleyh mezkûr

540

OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

mekteb talebesinin müctemian Anadolu'ya nakle meyl ve

arzularını izhâr eyledikleri ahîren Felâh Grubu ma‘rifetiyle

Vekâlet‑i âcizîye iş‘âr ve buraca cevâb‑ı muvâfakat i‘tâ

edilmiş olduğundan mevcûdu takrîben yüze bâliğ olan talebeden

bu âna değin seksen kadarı Ankara'ya muvâsalat

eylemişdir. Talebe‑i mezkûre ile beş sınıflık bir Usta Mektebinin

bir ân evvelinde te’sîsi maksadıyla şimdilik yüz talebenin

iâşe, ilbâs ve ücret‑i yevmiyye şeklinde masârif‑i zarûriyyelerine

karşılık olmak üzere Askerî Fabrikalar Müdîriyet‑i

Umûmiyesinin derdest‑i tasdîk bulunan [1]338 senesi

büdcesinin 338'inci faslının birinci mâddesinden otuz bin

liranın yine kabûl buyurulacak olan Askerî Fabrikaları

Usta Mektebi fasıl ve mâddelerine nakli îcâb edeceği arz u

beyânıyla takdîm kılındı.

Mim. Ayn.

Aslına mutâbıkdır.

31/8/1338

(Mühür ve İmza)

Türkiye Büyük Millet Meclisi

İcrâ Vekîlleri Hey’eti Riyâseti

Barut ve Mevâdd-ı İnfilâkiye İnhisarı, Son Sistem Bir Dibek,

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı Albüm 230/36-1, 2



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Telgrafnâme

Mahreci: Beyoğlu

Mahrec numarası: 1918

Târîh: 28/6/[1341]

Ankara Başvekâlet‑i Celîleye

Balkan hükûmetleri hudûdlarında îkâ‘ edilmekde olan

müşkilât dolayısıyla refâkat‑i âcizîde bulunan Erkân‑ı

Harb Binbaşı Tayyâreci Hasan İskender ve Cem‘iyet Fen

Şu‘besi Müdîri Şâkir Hâzım ve Baştayyâreci Vecihî beyler

nâmına pasapor[t] diplomatik i‘tâsı için Hâriciye Vekâleti'ne

emir buyurulmasını kemâl‑i saygı ve ta‘zîmle ricâ

ve istirhâm eylerim efendim.

Tayyâre Cem‘iyeti Reîsi Bolu Meb‘ûsu

Cevad Abbas

Başvekâlet: 3/1704

Hey’et‑i Vekîlece kabûl edilmişdir. Fî 28 Haziran sene [1]341.

***

Türkiye Cumhûriyeti

Başvekâlet Kalem‑i Mahsûs Müdîriyeti

Aded: 2171

Karârnâme

Tayyâre Cem‘iyeti Reîsinin refâkatinde Avrupa'ya

gidecek olan Erkân‑ı Harb Binbaşı Tayyâreci Hasan

İskender Bey'le Cem‘iyet‑i mezkûre Fen Şu‘besi Müdîri

Şâkir Hâzım ve Baştayyâreci Vecihî beylere siyâsî pasaport

Türk Tayyare Cemiyeti Reisi ile beraber Avrupa'ya gidecek olan Kurmay Binbaşı Tayyareci Hasan

İskender Bey ile Cemiyetin Fen Şubesi Müdürü Şakir Hâzım ve Baştayyareci Vecihi beylere diplomatik

geçişlik verilmesine dair İcra Vekilleri Heyeti kararnamesi.

28 Haziran 1925

Türk Tayyare Cemiyeti Başkanı ile Birlikte Avrupa'ya Gidecek Kişilere

Diplomatik Pasaport Verilmesi

544

OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

i‘tâsı İcrâ Vekîlleri Hey’etinin 28 Haziran sene [1]341

târîhli ictimâında karârgîr olmuşdur.

28 Haziran sene [1]341

(İcrâ Vekilleri Heyeti üyelerinin imzaları)

***

Müsta‘celdir.

2171

28 Haziran [1]341

Karârnâme

Tayyâre Cem‘iyeti Reîsinin refâkatinde Avrupa'ya

gidecek olan Erkân‑ı Harb Binbaşı Tayyâreci Hasan

İskender Bey'le Cem‘iyet‑i mezkûre Fen Şu‘besi Müdîri

Şâkir Hâzım ve Baştayyâreci Vecihî beylere siyâsî geçişlik

i‘tâsı İcrâ Vekîlleri Hey’etinin 28 Haziran sene [1]341

târîhli ictimâında karârgîr olmuşdur.

(İmza)

Yazılmışdır.

Müsta‘celdir.

6/3283

Hariciye Vekâlet‑i Celîlesine

Avrupa'ya gidecek olan Tayyâreci Binbaşı Hasan İskender

ve Tayyâre Cem‘iyeti Fen Şu‘besi Müdîri Şâkir

Hâzım ve Baştayyâreci Vecihî beylere siyâsî geçişlik i‘tâsı

ile alakalı İcrâ Vekîlleri Hey’etinin 28 Haziran sene [1]341

târîhli ictimâında müttehaz karâr üzerine tanzîm edilmiş

olan karârnâmenin musaddak sûreti leffen takdîm kılınmışdır

efendim.

(İmza) (İmza)

6/3231

Resmî Tel

Asıl telgraf behemehâl Evrâkca kaydedilmeli.

İstanbul'da Türk Tayyâre Cem‘iyeti Reîsi Cevad Abbas Beyefendi'ye

C. Hasan İskender, Şâkir Hâzım, Vecihî beylere siyâsî

geçişlik i‘tâsına İcrâ Vekîlleri Hey’etince karâr verilmişdir.

Muâmele‑i lâzıme Hâriciye Vekâletince îfâ olunacakdır

efendim.

Başvekîl

(İmza) (İmza)

29 Haziran 341'de keşîde etdirilmelidir.

Bu karârnâmenin diğer karârnâmelerle elden imzâ etdirilerek

Reîs‑i cumhûr hazretlerine arz ve Çarşamba günü teblîği me’mûldür.

Türk Tayyare Cemiyeti Amblemi,

İ.T.Ü. Kurum Arşivi, MÜM., no. 83/48



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Türkiye Cumhûriyeti

Nâfia Vekâleti

Dosya numarası

Sâdıra numarası: 1372

Târîh‑i Sevk: 12 Mayıs yıl [1]926

Melfûfât: 3 musaddak plan

İstanbul Müessesât‑ı Nâfia Komiserliğine

22 Nisan sene [1]926 târîh ve 118‑105 numaralı tahrîrât‑ı

behiyyelerinin cevâbıdır.

İstanbul Elektrik Şirketinin Yeşilköy'de te’sîs edeceği

hatt‑ı havâîye âid mürsel dört kıt‘a plan bi't‑tasdîk

ale'l‑usûl üç nüshası muâmele‑i mukteziyesinin îfâsı zımnında

leffen irsâl kılındı efendim.

***

İstanbul Elektrik Şirketinin Tayyare Makinist Mektebine elektrik vermek suretiyle Yeşilköy'de kuracağı

havai elektrik hattına ilişkin planın İstanbul Müessesât‑ı Nâfia Komiserliği tarafından incelenip

onaylandığına dair işlem kayıtları.

12 Mayıs 1926

İstanbul Tayyare Makinist Mektebine Elektrik Hattı Çekilmesi


OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

Türkiye Cumhûriyeti

Dersa‘âdet Müessesât‑ı Nâfia Komiserliği

Aded:

Umûmî: 118

Husûsî: 105

Merbûtu: 4 plan

Nâfia Müdîriyet‑i Umûmiyesi Cânib‑i Âlîsine

1 Metinde "[1]922" şeklinde yazılmıştır.

Elektrik Şirketinden 1091 numaralı istid‘â ile Yeşilköy'de

te’sîs edilecek hatt‑ı havâînin dört nüsha planı

berây‑ı tasdîk Komiserliğe irsâl kılınmışdır. İcrâ kılınan

tedkîkâtda şerâit‑i fenniyyeye mugâyir bir ciheti görülemediği

benzer biçimde mârrü'l‑arz hatt‑ı havâîyi mahall‑i mezkûrda

kâin Tayyâre Makinist Mektebine cereyân i‘tâsı maksadıyla

te’sîs edileceği anlaşılmış olmağla leffen takdîm kılınan

planların nüsha‑i musaddakalarının iâdesi ma‘rûzdur

efendim hazretleri.

Fî 22 Nisan yıl [1]9261

(Mühür ve İmza)

Dersaâdet Müessesât‑ı Nâfia Komiserliği

Umûr‑ı Nâfia, 1275

Mühendis Rıza Bey'e. Fî 28 minh.

Aded: 26

Hey’et‑i Fenniyyece görülmüş olmağla muâmele‑i tasdîkiyyesinin

îfâsı zımnında makale dâiresine iâdeten takdîm. Fî 3 Mayıs sene [1]926.

Mühendis

(İmza)

Muâmelesi, 4/5/[1]926

Yeşilköy'deki Tayyâre Makinist Mektebine Elektrik Vermek İçin Çizilen Havaî Hat Planı,



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Türk Tayyâre Cem‘iyeti

Fen Şu‘besi

Aded: 15400

Ankara,

27 Teşrîn‑i Evvel [1]926

Başvekâlet‑i Celîleye

Türk Tayyâre Cem‘iyeti'nin âlî tayyâre mühendisliği

tahsîli için bu yıl Avrupa'ya gönderdiği ve müteâkib

yıllar göndereceği talebelere mahsûs ta‘lîmâtnâmenin

matbû‘ nüshalarından iki adedi leffen arz ve takdîm kılındı.

Ta‘lîmâtnâmenin yedinci mâddesi mûcebince münâsib

fırsatlarda talebelerimizi teftîş etmeleri ve bu bâbda

tanzîm edecekleri raporları doğruca Cem‘iyet'e göndermeleri

için Avrupa'daki müfettişlerine ta‘lîmât‑ı lâzıme

i‘tâsı husûsu Nâfia, Ma‘ârif ve Müdâfa‘a‑i Milliye

Vekâlet‑i Celîlelerinden ayrıca istirhâm edilmişdir.

Ma‘lûmâten arz ve te’yîd‑i ta‘zîmât eylerim efendim.

Türk Tayyâre Cem‘iyeti Reîsi

Rize Meb‘ûsu

(İmza)

Ahmed Fuad

Arz edilmişdir, fî 28.

Türk Tayyare Cemiyeti'nin yüksek uçak mühendisliği tahsili yapmak üzere Avrupa'ya gönderdiği

ve göndereceği öğrenciler için hazırladığı talimatname ve Cemiyetin, malumat için bundan iki nüshanın

Başvekâlete gönderildiğine dair yazısı.

27 Ekim 1926

Uçak Eğitimi Almak Üzere Avrupa'ya Gönderilecek Talebeler İçin Hazırlanan

Talimatname

***

552

OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

Başvekâlet‑i Celîleye

Türk Tayyâre Cem‘iyeti Tarafından Tayyâre Mühendisliği Tahsîli İçin

Avrupa'ya Gönderilecek Talebelere Mahsûs

Ta‘lîmâtnâme

Ankara

Hâkimiyet‑i Milliye Matba‘ası

1926

***

Türk Tayyâre Cem‘iyeti Tarafından Avrupa'ya İ‘zâm Olunan Talebelere Âid Ta‘lîmâtnâme

1‑ Türk Tayyâre Cem‘iyeti'nin tayyâre mühendisliği

tahsîl etmek suretiyle Avrupa'ya göndereceği talebelerin

bi'l‑müsâbaka intihâb ve kabûl‑i şerâiti ek olarak i‘lân ve icrâ

edilir.

2‑ Avrupa'ya i‘zâmı takarrur eden talebeler, ikmâl‑i

tahsîl târîhinden i‘tibâren beş yıl müddetle Türk Tayyâre

Cem‘iyeti'nin emrinde ve Cem‘iyet'in göstereceği mahallerde

ihtisâsları derecesine gore verilecek maâşla çalışmağı

kabûl etmedikleri yada işbu ta‘lîmâtnamenin altıncı mâddesinde

mezkûr esbâbdan ötürü terkîn‑i kayd muâmelesine

dûçâr oldukları takdîrde kendileri için Cem‘iyetce ihtiyâr

olunan bi'l‑umûm masârifi tesviye ve iâde edeceklerine

dâir mu‘teber bir kefâletnâmeyi hareketlerinden evvelde

Türk Tayyâre Cem‘iyeti'ne tevdî‘ edeceklerdir.

3‑ Tahsîlin devâmı müddetince talebeden her birinin

maâşı: Tayyâre Mühendis Mekteb‑i Âlisi'ne kayd ve kabûl

olundukları takdîrde gazetelerdeki i‘lân vech ile iki yüzer

dolardan maktûan verilecekdir. Şâyed Mühendis Mektebine

giremediği ve ihzârî kısımlarda kalmış olduğu takdîrde mâhiyye

maktûan 85 dolar verilecekdir.

Avrupa'ya hareketleri esnasında ek olarak iki kat giysi tutarı

ile azîmet harcırâhları def‘aten tesviye edilecekdir.

4‑ Tahsîlini ikmâl ile memleketine avdetinden i‘tibâren

altı ay zarfında Türk Tayyâre Cem‘iyetince kendisine

bir vazîfe tevdî‘ edilmeyen öğrenci serbestîsini iktisâb eder

ve ikinci mâddede mevzû‘‑i bahs kefâletnâmenin hükmü

mefsûh addolunur.

5‑ Talebeler tahsîllerinin hitâmında mekteb şehâdetnâmelerini

hâmilen ve hitâm‑ı tahsîlden i‘tibâren nihâyet

bir aylık bir süre zarfında Türkiye'ye avdete ve Türk

Tayyâre Cem‘iyeti'ne mürâca‘atla arz‑ı hizmete mecbûrdurlar.

Cem‘iyet istek etdiği takdîrde talebeden ba‘zılarını diğer

müessesât ve fabrikalarda tedkîkât ve tetebbuât yapdırmak

suretiyle aynı maâşla veya Merkezî Hey’et‑i İdâre'nin tensîb

edeceği ilâve‑i tahsîsâtla bir müddet daha Avrupa'da alıkoyabilir.

Bu talebelerden üç Avrupa hükûmetinin tayyâre

mühendisliği inşâ’âtında ihtisâs sâhibi bulundukları tasdîk

edilenlere ayrıca beş bin lira mükâfât verilecekdir.

6‑ Talebenin terkîn‑i kaydını mûcib ahvâl ber‑vech‑i

âtîdir:

a) Tahsîle hareket emrini tebellüğ târîhinden i‘tibâren

on gün zarfında mahall‑i tahsîle hareket etmemiş bulunmak.

B) Mahall‑i tahsîle muvâsalatdan i‘tibâren nihâyet on

beş gün zarfında devâm edeceği mekteb yada müesseseye

devâma başlamamış bulunmak.

C) Mahal ve şu‘be‑i tahsîlini hod be‑hod tebdîl eylemek.

D) Sefâhetle me’lûf olduğu müfettiş raporlarıyla yada

devâm eylediği mekteb veya kuruluş idâresinin iş‘ârâtıyla

sâbit olmak.

H) Tayyâre Cem‘iyeti Riyâseti ile ta‘yîn edeceği müfettişlerin

ve devâm eylediği mekteb yada kuruluş idâresinin

vazîfe ve tavr [u] hareketi hakkındaki mükerrer teblîgât,

ihtârât ve irşâdâtına ri‘âyet etmemek.

V) Ma‘zeret‑i sıhhiyyeye müstenid olmaksızın terfî‘‑i

derslik edememek.



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

z) Müddet‑i muayyenesi zarfında ma‘zeret‑i sıhhiyye

mevcûd olmaksızın ikmâl‑i tahsîl edememek.

Ha.) Tabîb raporuyla müeyyed sıhhî esbâb hâricinde

vazîfesine üç gün devâm etmemek.

Tı.) Vazîfede vaktinde isbât‑ı vücûd etmemeği i‘tiyâd

edinmek.

Y) Mekteb veya müessesenin dâhilî nizâmnâmesine

ri‘âyetde kusûr etmek.

7‑ Türk Tayyâre Cem‘iyeti, talebenin devâm, ikdâm,

tavr u hareket ve biçim‑ı hayâtlarını zaman zaman sûret‑i

mahsûsada göndereceği müfettişlerle tedkîk ve teftîş etdirecekdir.

Ma‘a hâzâ bu husûsda vekâletlerin Avrupa'da

bulunan sâbit ve seyyâr müfettişlerinden, elçilikler ve

şehbenderliklerden de istifâde ve istiâne eder. Cem‘iyetin

mekteb yada kuruluş idâresinden talebenin ahvâl‑i

umûmiyyesi hakkında her üç ayda bir alacağı raporlar da

müfettiş raporu mâhiyetini hâizdirler. Binâenaleyh öğrenci,

her ân için kendisinin test altında olduğunu bilmeli ve

ona göre vazîfe ve tavr [u] hareketine a‘zamî dikkat sarf

etmelidir.

8‑ Talebe, müfettişlerle teftîş ve murâkabe salâhiyetini

hâiz ve yedinci mâddede muharrer öteki zevât ve müessesât

tarafından her taleb vukû‘unda vezâif ve hayât‑ı tahsîliyyelerine

müte‘allik her türlü vesâiki ihzâr ve ibrâz etmeğe

ve müşâr ve mûmâ‑ileyhim tarafından sorulan suâllere

şifâhen ve tahrîren vâzıh ve doğru bir sûretde cevâb

vermeğe mecbûrdur.

9‑ Her talebenin vazîfe esnasında müdâvim bulunmuş olduğu

mekteb yada kuruluş hey’et‑i idâre ve ta‘lîmiyyesine ve

her vakit teftîş ve murâkabe hakkını hâiz bulunan zevâta

ahlak hârici muâmele ve mukâbelelerde, bilhâssa istihfâf

ve istihkâr eder ahvâl ve akvâlde bulunmanın istikbâli için

muzır ve tehlikeli bulunduğunu bilmesi lâzımdır.

10‑ Tahsîlini ikmâl ile Türkiye'ye avdet edecek talebenin

avdet harcırâhı ikmâl‑i tahsîli müteâkib Cem‘iyet tarafından

ek olarak tesviye olunur.



Başvekâlet Muamelat Müdürlüğü kararname

askerî fabrikalar ÇelikhaneHaddehane makine

tezgâh müteahhit fabrika makine imalatı yetişim

yapmak Almanya Hazine Millli Müdafaa Vekâleti

Maliye Vekili Maliye Vekâleti Muhasebe‑i

Umumiye İcra Vekilleri Heyeti Maliye

İsimleri ekli listede yazılı 19 ferdin; askerî fabrikaların çelikhane ve haddehanesine ilişik makine,

tezgâh vs.Nin imali için yapılan ihale neticesinde müteahhit ile aktedilen ve gönderilecek usta

ve amelenin müteahhidin fabrikalarında yetiştirilmeleri taahhüdünü ihtiva eden mukavele çerçevesinde,

hem başlamış olan imalatı yerinde incelem etmek aynı zamanda staj yapmak üzere Almanya'ya

gönderilmesinin uygun bulunduğuna dair İcra Vekilleri Heyeti kararnamesi.

5 Temmuz 1930

Askerî Fabrikalar İçin Yapılacak Makine vs. İmalatını Yerinde Tetkik Etmek ve

Yetiştirilmek Üzere Almanya'ya Personel Gönderilmesi

147

555

EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

askerî fabrikalar Almanya İcra Vekilleri Heyeti

kararname Başvekil müsteşar



OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

Başvekâlet askerî fabrikalar

ÇelikhaneHaddehane makine tezgâh müteahhit

yapınak makine imalatı yetişim yapmak Almanya

Hazine Millli Müdafaa Vekâleti Maliye Vekili

Maliye Vekâleti Muhasebe‑i Umumiye Ş[ükrü]

Saraçoğlu, Maliye Vekili



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

M[illi] M[üdafaa] V[ekâleti] As[kerî]

Fb[Fabrikalar] U[mum] Md[Müdürlüğü] Ankara

Almanya Başvekâlet askerî fabrikalar demir

çelik Devlet D[emir] Yolları ray imali Çelikhane

Haddehane tezgâh imalat ve inşaatı M[illi]

M[üdafaa] V[ekâleti] usta amele fabrika müteahhit

fabrikaları makine imalat staj yapmak Maliye

Vekâleti Abdülhalik [Renda] Millli Müdafaa Vekili



OSMANLI'DAN CUMHURİYET'E BELGELERLE SAVUNMA SANAYİİ

M[illi] M[üdafaa] V[ekâleti] As[kerî] Fb[Fabrikalar] U[mum]

Md[Müdürlüğü] Ankara Ahmet B[ey], Yüzbaşı, elektrik mühendisi

Veli B[ey], Makine Mühendisi Sait B[ey], Yüzbaşı Ahmet Hasan B[ey],

Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden Mustafa Ramazan B[ey]

Mehmet Tahir Efendi, Usta, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden

Nafiz Efendi, dökümcü, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden Talat

Efendi, dökümcü, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden Adem

Cemalettin Efendi, dökümcü, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden

Ekrem Saim Efendi, dökümcü, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden

Mehmet Rifat Efendi, demirci, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden

Salih Hasan Efendi, tesviyeci, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden

Kemal Hakki Efendi, demirci, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden

Arif Efendi, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden Mehmet Mustafa

Efendi, demirci, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden Arif Efendi,

demirci, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden İhsan Efendi,

elektrikçi, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden Talat Efendi,

elektrikçi, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden Tahsin Efendi,

elektrikçi, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden Resmi Efendi,

elektrikçi, Almanya'ya staja gönderilecek kişilerden imalatı tetkik ve

deneyim jeteratör Döküm Haddehane laboratuvar Simens ocakları

elektrik döküm ocağı tav ocakları hadde taslak namlı dolomit hadde

motoru elektrik izabe ocağı elektrik vinçler tevettürlü aparatlar



EĞİTİM, ÖĞRETİM ve DENEME ÇALIŞMALARI

Başvekâlet Muamelât Müdürlüğü kararname

askerî fabrikalar çelikhane haddehane makina

imalatı tezgâh imalatı mukavele usta amele fabrika

staj yapmak Almanya M[illi] M[üdafaa] Vekâleti

Maliye Vekâleti İcra vekilleri Heyeti M[ustafa]

Kemal, Gazi, Reisicumhur



Başvekâlet Muamelât Müdürlüğü kararname Hava Mektebi

akrobasi muallimi resim Yeşilköy Makinist Mektebi makinist

zabitler yabancı mütehassıs Erkânı Harbiye Millî Müdafaa Vekâleti

Maliye Vekâleti İcra vekilleri Heyeti M[ustafa] Kemal, Gazi,

Reisicumhur

Hava Mektebinde bir akrobasi, bir resim muallimi ve Yeşilköy Makinist Mektebi zabit muallimliği

vazifelerini yürütmek suretiyle toplam üç yabancı uzman getirtilip istihdam edilmelerine

Yorumlar

  1. Bu gün modern savunma sanayiye sahip en iyi ülkeler arasında olmak ne kadar mutluluk verici bir durum

    YanıtlaSil

Yorum Gönder